9 Kasım’da imzalanan ateşkes muahedesi, Rusya’nın arabuluculuğunda imzalanmıştı. Muahedeye nazaran Dağlık Karabağ’da Rusya’nın 1960 barış gücü askeri tampon misyonu görecek.

TÜRKİYE DE ATEŞKESİ GÖZLEYECEK

Ateşkese varılan süreçte rol oynayan Türkiye de, Azerbaycan topraklarında kurulacak bir ortak merkezde, Rus askeri yetkilileriyle birlikte ateşkese uyulup uyulmadığını takip edecek. Şimdi ayrıntılar açıklanmasa bile Türk askerinin alanda olmayacağı, ortak merkezde misyon yapacağı belirtiliyor.

MİNSK KÜMESİ OYUN DIŞI

1994’ten bu yana tansiyonun ve vakit zaman çatışmaların yaşandığı Dağlık Karabağ’da, Azerbaycan ve Ermenistan ortasında müzakereleri yürütmek üzere oluşturulan Minsk Kümesi ise, sürecin dışında kaldı. Rusya’yla birlikte Fransa ve ABD Minsk Kümesi’nin eşbaşkanlığı misyonunu yürütüyor.

FRANSA ALANDA OLMAK İSTİYOR

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Minsk Kümesi’nin da devreye girmesini ve Dağlık Karabağ’da memleketler arası bir müşahede gücünün alanda misyon almasını ve gelecekte kalıcı tahlil için yürütülecek müzakerelerde dışarıda bırakılmamasını istiyor. Macron’un Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’le yaptığı telefon görüşmelerinin akabinde gelen Cumhurbaşkanlığı açıklamasında “Çatışmaların sona ermesiyle birlikte artık Dağlık Karabağ’daki nüfusun korunması ve son haftalarda meskenlerini terk eden on binlerce kişinin inançlı halde konutlarına dönüşünün sağlanması için iyi niyetli müzakerelere başlanmalı” tabirleri kullanıldı.

FRANSA: TÜRKİYE’NİN DE İÇİNDE OLDUĞU “ASTANA” GİBİSİ BİR FORMATI KABUL ETMİYORUZ

Reuters’a konuşan Fransa Cumhurbaşkanlığı yetkilisi, Paris’in bölgede milletlerarası müşahede gücü oluşturulması için bastırdığını, böylelikle Dağlık Karabağ’ı çatışmalar sürerken terk eden Ermeni nüfusun inançlı biçimde geri dönüşünü sağlamayı ve müzakere masasında yer almayı umduğunu söyledi. Rusya ve Türkiye’nin, İran’ın da iştirakiyle Suriye’de tahlil için oluşturduğu Astana formatını hatırlattı: “Rusların ateşkes takibi formülü için Türklerle görüştüğünü anlıyoruz ancak bunun olmasını istemiyoruz. Bu bölgede yeni bir Astana sürecinin tekrarı manasına gelir. Bir tarafta Minsk Kümesi, öteki tarafta Astana olmaz. Ruslar bir noktada seçim yapmak zorunda.”

ANKARA’YA TÜRLÜ İFTİRALAR ATMIŞTI

Macron, Türkiye’nin altı hafta süren çatışmalarda Azerbaycan’a verdiği dayanağı eleştirmiş, “Dağlık Karabağ’a cihatçıları gönderiyorlar” palavrasını ortaya atmış ve kelamda “savaşa müdahil oluyorlar” iftirasını savurmuştu. Ankara ise, 26 yıldır probleme tahlil bulamadığı gerekçesiyle Minsk Grubu’nu eleştiriyor.

Haber7